3 Ağustos 2009 Pazartesi
Bir haftasonu kaçamağı..
Önce Ece'ye bi üst baş değişimi yaptırıp öğlen yemeğimizi yedik orda..Ece de pansiyonun bahçesinde keşfe çıktı bu arada..Elma,incir ağaçlarının fındık dallarının arasında püfür püfür esen,mutfağından mis gibi tarhana ve mantı kokuları gelen harika bir bahçesi var pansiyonun..Çalışanlar da bir o kadar tatlı ve sıcaklardı..Ece kız sedirlerin arasında yatıp yuvarlanırken,minderleri bir oraya bir buraya taşırken biz de yemeğimizi bitirip köyü gezmeye koyulduk..
Eski köy evlerinin arasında taşlı dar yollarında gezip köşe başı çeşmelerinde susuzluk giderip,sokak başlarında satılan ahududulardan yiye yiye ormana doğru yürüyüş yapmak çok huzur veriyor insana..Köyün sokaklarından buz gibi su akıyor..Köyün çocukları hemen gelip köyün tarihini anlatıyolar bildikleri kadarıyla..Köyün teyzeleri kapı önlerinde akşamüstü sohbetlerini yapıyorlar..Çok eskilere götürüyor manzara..Bursa'ya her gelişimizde akraba cümbüşüyle traktör römorkuna sıkış tıkış binip,tıngır mıngır gittiğimiz,hayatımın en güzel domateslerini ve şeftalilerini yediğim annanemin köyüne..
Köyü gezerken Ece kız babasının kucağında uyuyakalıp,pansiyonun bahçesinde en güzel akşamüstü uykularından birini yapıyor..Akşam yemeği ve harika semaver çayının ardından odamıza çıkıp birdaha köy evinde uyumanın huzuruyla sabahı ediyoruz..Ece kız pek mutlu uyanıp,biraz da yatak keyfi yapınca kahvaltımızı edip Seyitabat şelalesine doğru yola çıkıyoruz..
SEyitabat şelalesi de Uludağın eteklerinde..Şelalenin akıttığı suların arasına alabalık tesisleri kurulmuş..Bir orman gezintisinden sonra ayaklarının suya değerek balık yiyebiliyorsunuz tesislerde..o temzi hava da içilen yemek üstü çayının da lezzeti ayrı tabi..Ece'yi satıcıların toprak kaplarından zor ayırıp dönüş yoluna düşüyoruz..Ece kız uyuya uyuya geliyor yine..
Bu da Cumalıkızık hatırası..Annesi hamur açmayı falan bilmez,beceremez..Ama kızı tez zamanda öğrenip ona da öğretecek gibi tutuyo merdaneyi:))
3 Ağustos 2009 Pazartesi
Bir haftasonu kaçamağı..
Önce Ece'ye bi üst baş değişimi yaptırıp öğlen yemeğimizi yedik orda..Ece de pansiyonun bahçesinde keşfe çıktı bu arada..Elma,incir ağaçlarının fındık dallarının arasında püfür püfür esen,mutfağından mis gibi tarhana ve mantı kokuları gelen harika bir bahçesi var pansiyonun..Çalışanlar da bir o kadar tatlı ve sıcaklardı..Ece kız sedirlerin arasında yatıp yuvarlanırken,minderleri bir oraya bir buraya taşırken biz de yemeğimizi bitirip köyü gezmeye koyulduk..
Eski köy evlerinin arasında taşlı dar yollarında gezip köşe başı çeşmelerinde susuzluk giderip,sokak başlarında satılan ahududulardan yiye yiye ormana doğru yürüyüş yapmak çok huzur veriyor insana..Köyün sokaklarından buz gibi su akıyor..Köyün çocukları hemen gelip köyün tarihini anlatıyolar bildikleri kadarıyla..Köyün teyzeleri kapı önlerinde akşamüstü sohbetlerini yapıyorlar..Çok eskilere götürüyor manzara..Bursa'ya her gelişimizde akraba cümbüşüyle traktör römorkuna sıkış tıkış binip,tıngır mıngır gittiğimiz,hayatımın en güzel domateslerini ve şeftalilerini yediğim annanemin köyüne..
Köyü gezerken Ece kız babasının kucağında uyuyakalıp,pansiyonun bahçesinde en güzel akşamüstü uykularından birini yapıyor..Akşam yemeği ve harika semaver çayının ardından odamıza çıkıp birdaha köy evinde uyumanın huzuruyla sabahı ediyoruz..Ece kız pek mutlu uyanıp,biraz da yatak keyfi yapınca kahvaltımızı edip Seyitabat şelalesine doğru yola çıkıyoruz..
SEyitabat şelalesi de Uludağın eteklerinde..Şelalenin akıttığı suların arasına alabalık tesisleri kurulmuş..Bir orman gezintisinden sonra ayaklarının suya değerek balık yiyebiliyorsunuz tesislerde..o temzi hava da içilen yemek üstü çayının da lezzeti ayrı tabi..Ece'yi satıcıların toprak kaplarından zor ayırıp dönüş yoluna düşüyoruz..Ece kız uyuya uyuya geliyor yine..
Bu da Cumalıkızık hatırası..Annesi hamur açmayı falan bilmez,beceremez..Ama kızı tez zamanda öğrenip ona da öğretecek gibi tutuyo merdaneyi:))
9 yorum:
- Yelish dedi ki...
-
Ne kadar guzel anlatmissin Buz gibi suyu bile icmis gibi oldum okurken
Missss gibi temiz hava dolmus Ece'nin cigerlerine
Acaba koyde yasasaydik bu cocuklar daha mi mutlu olurdu diye dusunmuyor degilim ... - 3 Ağustos 2009 17:01
- Hülya Cinsçiçekçi dedi ki...
-
köylü güzeli olmuş ece :))
çok güzel anlatmışsın her zamanki gibi. içi ferahladı okurken - 3 Ağustos 2009 17:04
- senem dedi ki...
-
Esraaaa, ne kadar güzel olmuş bu kaçamak!!! :)) Resimlere bayıldımmmm. Bizim kaldığımız odada kalmışsınız siz de. Biz de aynı sedirli yerde yaptık kahvaltımızı. Ne kadar güzel olmuş :) Kızları bir türlü tanıştıramadık ama en azından aynı mekanlardan geçmiş olduk böylece :)))
Bu arada Ece'nin uzamış saçlarına, çocuk hallerine bayıldım.
Çook öptük.
S. ve Neva - 3 Ağustos 2009 22:32
- senem dedi ki...
-
kahvaltıdaki ahududu reçeli nasıldı ama? :)
bir de söylemeden geçmeyeyim, siz ço temiz kalmışsınız canım ! böğürtlen ve karadut lekeleri halen duruyor neva'nın tulumunun üzerinde. :) - 3 Ağustos 2009 22:41
- Esin dedi ki...
-
Esra öyle anlatmışsın ki birden benim de çekirdek ailemi toplayıp gidesim geldi:)
Belli mi olur,yakında ecenin ve nevanın geçtiği yerlerden bu sefer de ömer geçiverir :) ... - 3 Ağustos 2009 23:01
- Seyhan dedi ki...
-
aynı yere senemde gitmişti sıra bizde herhalde canım çekti , senin kız çok hamarat olacak sanırım eline ne güzel yakışmış merdane, yakında börek açar size sevgiler
- 3 Ağustos 2009 23:11
- Güneş dedi ki...
-
Gerçektende oklavayı iyi tutmuş çok şeker, bu tarz geziler yorucu olmuyor mu bizde düşünüyoruz ama??
- 4 Ağustos 2009 11:45
- Sermin dedi ki...
-
ohh oh ne güzel gezmişssiniz. tontiş de pek bi alımlı pek.
- 4 Ağustos 2009 13:11
- mummy dedi ki...
-
Yelizcim köyde uyuduğu uzun uykulardan sonra ben de aynı şeyi düşündüm valla..Bi köye mi göçsek??Ama biraz ütopya bizim için..O yüzden arada gidip havasını almak lazım..
Hülyacım teşekkür ettim..
SEnemcim valla burdan sana bir teşekkür edeyim verdiğin fikir için:))Hakkaten güzel oldu..Evet fotolarına tekrar baktım da aynı oda hakkaten:)Belki bi de beraber gitmek nasip olur neden olmasın?? Valla üstüne eskice bir body gidirip yedirdim ben böğürtlenleri cicilerine kıyamadım:)Ama o anların fotoları yok, yoksa o böğürtlen yerde lekesi olmaz mı:))Çıkmıyo zaten uğraşmadım giden body olsun:))Kahvaltının da reçellerin de tadı damağımızda kaldı valla:))Öptük biz de Nevacığı..
Esincim kesinlikle tavsiye ederim..
Seyhancım valla babannesine çekerse iyi hamur açar da,anasına çekerse ı-ııhh..:)
Güneşçim valla eğer arabada yolculuk esnasında çok problem çıkarmıyosa yorucu olmuyo..-ki Ece doğduğundan beri Ankara-İstanbul arası sık mekik çektiğinden problem yaşamıyoruz araba yolculuklarında fazlaca,umarım değişmez-..Sakinliği,köy havasını,orman yürüyüşünü seviyorsanız kesinlikle gitmeye değer derim..
Sermincim teşekkür ederiz..
Sevgiler.. - 4 Ağustos 2009 13:43
9 yorum:
Ne kadar guzel anlatmissin Buz gibi suyu bile icmis gibi oldum okurken
Missss gibi temiz hava dolmus Ece'nin cigerlerine
Acaba koyde yasasaydik bu cocuklar daha mi mutlu olurdu diye dusunmuyor degilim ...
köylü güzeli olmuş ece :))
çok güzel anlatmışsın her zamanki gibi. içi ferahladı okurken
Esraaaa, ne kadar güzel olmuş bu kaçamak!!! :)) Resimlere bayıldımmmm. Bizim kaldığımız odada kalmışsınız siz de. Biz de aynı sedirli yerde yaptık kahvaltımızı. Ne kadar güzel olmuş :) Kızları bir türlü tanıştıramadık ama en azından aynı mekanlardan geçmiş olduk böylece :)))
Bu arada Ece'nin uzamış saçlarına, çocuk hallerine bayıldım.
Çook öptük.
S. ve Neva
kahvaltıdaki ahududu reçeli nasıldı ama? :)
bir de söylemeden geçmeyeyim, siz ço temiz kalmışsınız canım ! böğürtlen ve karadut lekeleri halen duruyor neva'nın tulumunun üzerinde. :)
Esra öyle anlatmışsın ki birden benim de çekirdek ailemi toplayıp gidesim geldi:)
Belli mi olur,yakında ecenin ve nevanın geçtiği yerlerden bu sefer de ömer geçiverir :) ...
aynı yere senemde gitmişti sıra bizde herhalde canım çekti , senin kız çok hamarat olacak sanırım eline ne güzel yakışmış merdane, yakında börek açar size sevgiler
Gerçektende oklavayı iyi tutmuş çok şeker, bu tarz geziler yorucu olmuyor mu bizde düşünüyoruz ama??
ohh oh ne güzel gezmişssiniz. tontiş de pek bi alımlı pek.
Yelizcim köyde uyuduğu uzun uykulardan sonra ben de aynı şeyi düşündüm valla..Bi köye mi göçsek??Ama biraz ütopya bizim için..O yüzden arada gidip havasını almak lazım..
Hülyacım teşekkür ettim..
SEnemcim valla burdan sana bir teşekkür edeyim verdiğin fikir için:))Hakkaten güzel oldu..Evet fotolarına tekrar baktım da aynı oda hakkaten:)Belki bi de beraber gitmek nasip olur neden olmasın?? Valla üstüne eskice bir body gidirip yedirdim ben böğürtlenleri cicilerine kıyamadım:)Ama o anların fotoları yok, yoksa o böğürtlen yerde lekesi olmaz mı:))Çıkmıyo zaten uğraşmadım giden body olsun:))Kahvaltının da reçellerin de tadı damağımızda kaldı valla:))Öptük biz de Nevacığı..
Esincim kesinlikle tavsiye ederim..
Seyhancım valla babannesine çekerse iyi hamur açar da,anasına çekerse ı-ııhh..:)
Güneşçim valla eğer arabada yolculuk esnasında çok problem çıkarmıyosa yorucu olmuyo..-ki Ece doğduğundan beri Ankara-İstanbul arası sık mekik çektiğinden problem yaşamıyoruz araba yolculuklarında fazlaca,umarım değişmez-..Sakinliği,köy havasını,orman yürüyüşünü seviyorsanız kesinlikle gitmeye değer derim..
Sermincim teşekkür ederiz..
Sevgiler..
Yorum Gönder